Tuna C. 10 Yaş

IMG-20160604-WA0170Tuna C. iki yıldır kurumumuzdan eğitim almaktadır. Tuna kuruma ilk başladığında akademik ve sosyal açıdan oldukça zayıf bir öğrencimizdi. Sistemli ve veli, öğretmen işbirliğiyle birlikte yapılan çalışmalarla Tuna uzun bir eğitim süreciyle istenilen düzeye geldi. Sosyal olarak kendini daha iyi ifade edebilen akademik olarak da yaşıtlarının seviyesini yakalayan bir birey oldu.. Öğrencimizi bu zorlu yolda göstermiş olduğu gayretinden dolayı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz.

Anne Esra C. duygularını şu şekilde ifade etti:

Saygıdeğer kurumumuz satırlarıma nasıl başlayacağımı bilmiyorum. En baştan anlatmak istiyorum.

Tuna dünyaya geldiğinde çok uslu bir bebekti. Kolay kolay ağlamazdı. Ben ise doğum sonrası sendromuna girmiştim. Kendimce karar almıştım. Kimseyi çocuğuma karıştırmayacaktım. Ve böylece çatışmalar başlamıştı. Kayınvalidem beni yönetmeye çalışırken ben buna izin vermiyordum. Asla çocuğuma karıştırtmıyordum. Onlar istedikleri gibi olsun istediler ama ben karşı gelince hep tartıştık. Bu ister istemez tuna’yı etkiliyordu. Ve sürekli ağlamaya başlamıştım. Birgün komşuya oturmaya giştmiştik. Tuna 10 aylık bir bebek yanımda kocaman bir insan gibi oturuyordu. Bende benim çocuğum nasılda uslu diyordum. Yavaş yavaş büyüyor. İsmine seslendikçe bakmıyordu. Ama kapı ziline kulak veriyordu sanki.

Bende bir tedirginlik başlamıştı. Konuşmalarında sosyal yaşantı için ne gerekiyorsa yapmaya başlamıştım. Ve tuna 3 yaşına geldi. Anneden başka bir şey demiyor. Kendi etrafında dönüyordu. Tuvaletini öğrenememiş ve çamaşır makinasına bakmalar. Arabalarını ters çevirip tekeriyle oynuyor ve saç tokalarını eline geçiriyordu. Hep söylüyordum bu çocukta bir şey var ama ne. Birgün tanıdık bir akrabasında bir çocuk görmüş ve hareketleri tuna gibiymiş. Geldi bana anlattı hemen harekete geçtim. En kısa sürede çapadan randevu alıp çocuğumu götürmeye karar verdim. Arkamdan konuşmaları duyuyordum. Sara için çocuğu deli doktoruna götürüyor demişlerdi. Ben herkesi karşıma alıp. Çocuğuma eğitim aldırmaya başlamıştım.

Tuna’nın babası bunlar olup biterken yanımızda değildi. Evet yanımızda gibiydi ama değildi. Biz tuna ile eğlenceli yerlere giderken, topluma, aktivitelere onun yaptığı performansları görünce gözlerim dolardı. Başkalarına göre sıradan olan şeyler benim için çok önemliydi. Tuna üç buçuk yaşında iken. Kardeşi Tuanna altı aylık bebekti. Tuannayı çok ihmal ettiğimi düşünüyordum. Hala öyle kızımın abisi için çok fedakarlık gösterdiğini düşünüyorum. Kar kış demeden rehabilitasyon merkezine gidip. Soğuk koltuklarda saatlerce abisini bekliyorduk. Teşekkürler kızım bahtın hep açık olsun.

2 yıl eğitim süremiz dolmuştu. Tekrar hastaneye gittiğimizde wisc-r testi yapıldı. Rapora gerek yok denildi. Bu arada çapada konulan teşhis atipik otizmdi ve tunanın bitirip anasınıfına yazdırdım. Şikayet olarak. Çok yaramaz deniliyordu onun dışında gelişimi iyiydi. 1. Sınıfa başladı. Tuna sınıfın en iyileri arasındaydı. İlk dönemin sonunda harfleri çarptıramıyordu. 15 tatilde saati saatine ders yaptık. 2. Dönemin başlarında okumaya geçmişti. Böylece 2. Sınıfa geldik. Öğretmeni değişti. Bir gün koridorda onca veli var iken bana bir çıkış yaptı. Tuna okadar yaramaz ki diyerek. Herkes bana baktı.

Bunun üzerine çok sinirlenip 1 hafta içerisinde tekrar hastaneden randevu alıp gittim. Doktor benim söylemim ile tekrar atipik otizm teşhisi koydu. Ve Aysel böyle biryere gitmek istermisiniz dedi. Bende biz zaten raporumuzu alıyoruz neden olmasın dedim.  Ve kuruma girdik. Parin hanım ile tanıştık. Bizimle konuştu dertleşti. Benim gözlerimin dolu dolu olmasını mütevazi bir tavırla dinledi. Bu çocuğun bu kadar ilerlemesi kesinlikle sizin sayenizde demesi hiç aklımdan çıkmadı. Eğitiminiz çok iyi ve güzel. Bir iki yıl geçti. Öğretmenlerimize çok minnettarız. Ne desek ki. Nasıl hakkınızı ödeyebiliriz. Herkese sonsuz teşekkürler.

ESRA C.